BİR ŞAİR BİR ŞİİR
Mehmet Seydiyaroğlu (Mutasavvıf, Şair)
1960 yılında Yozgat’ın Şefaatli ilçesinde dünyaya gelmiştir.
Babası Şefaatli ilçemizin güzide köylerinden Seydiyar Köyü doğumlu ve aynı zamanda; Seydiyar Köyü eğitmenlerinden olan Seydiyarlıların “ünlü tarihçi” olarak adlandırdıkları Mustafa Gülsaçan ile amca çocuklarıdır. 1935 doğumlu Halim efendinin, henüz 1 yaşında iken babası Tahir efendi vefat eder ve Osmanlı’da padişahın divan şairliğini yapmış ceddi Aşık Seydiyaroğlu’nun da yaşadığı köyünü bırakarak, annesi ile birlikte Şefaatli/Merkez’e yerleşmek zorunda kalır. Dayılarının yanında büyüyen Halim efendinin ilerleyen dönemlerde şairimizin eski Şefaatli (yani İnceşehir Mahallesi) Şıhlar Sülalesi’nden olan muhterem anneleri ile evlenmesi sonucunda, şairimiz Mehmet Seydiyaroğlu dünyaya gelir.
Kıymetli şairimiz gençliğini birçok Allah dostunun dizinin dibinde geçirmiş, evliyaullahın sohbetlerinde ve hizmetlerinde bulunmuş, büyük bir çile ve gönül adamıdır. Zira 2.5 yaşında annesinden ayrılmış, öksüz büyümüştür. Tıpkı Hallâc-ı Mansûr, Nesîmî ve Muhyiddin İbnü’l Arabî gibi birçok taşlanmalara maruz kalmıştır. Hem de en yakınları tarafından..
Dil, din, ırk, cinsiyet, mezhep farkı gözetmeksizin sevgiden başka bir şey bilmeyerek herkese kapısını ve gönlünü açan şairimiz, birçok şiir ve sözlerinde de bunları özellikle dile getirmiştir. Aynı zamanda Sultan II.Abdülhamid Han’ın yaverliğini yapmış Hasan efendinin oğlu olan, Yozgat evliyalarından Köprücü Mustafa Tandoğan Hz.’nin de güzide talebelerinden biridir. Hatta bir deyişinde Köprücü Mustafa Tandoğan Hz. hakkında:
“Mevlâm’ın huzuruna var,
Secde et, daima yalvar,
Erenlerde nice hâl var;
Şahım, Geylâni bir başka!
Her Âşıkta yazar amma
Seydiyâri aciz başka!
Çok mürşidler gördüm amma;
Köprücü Babam bir başka!”
diyerek, birçok mürşidin dizinin dibinde oturmasına rağmen Köprücü Babaya muhabbetini ve sevgisini dile getirmiştir.
Hâlen İstanbul’da ikâmet etmekte olan şairimizin, yayınlanan birçok şiiri ve sözü bulunmaktadır.
Şairimizin eserleri Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında korunmaktadır.